İçeriğe geç

Gönenç Gürkaynak hangi barolara kayıtlı ?

Güç İlişkileri, Kurum ve Birey: Hukukçunun Baro Kaydı Üzerinden İktidar Analizi

Bir siyaset bilimci olarak, toplumsal düzenin ardındaki görünmez iplikleri izlemekle meşgulüm: nasıl kurumsal yapıların biçimlendirdiği güç dengeleri bireyleri ve meslekleri şekillendiriyor? İktidar, yalnızca partilerle sınırlı değil; hukuk kurumları, meslek örgütleri, ideolojik beklentiler ve vatandaşlık kimlikleri üzerinden de nüfuz kurar. Şimdi bu merceği, Gönenç Gürkaynak’ın “hangi barolara kayıtlı olduğu” sorusunun ötesine taşıyarak, iktidar-kurum-ideoloji- vatandaşlık ekseni içinde yeniden düşünelim.

Baro Kaydı Basit Bir Formalite mi, Güç İlişkisi mi?

Baro üyeliği çoğu zaman “mesleki aidiyet” düzeyinde algılanır. Ancak bir siyaset bilimci için bu kayıtlar, hukukçunun hem bağımsızlık hem prestij hem de kurumsal meşruiyetle olan ilişkisini gösterir. Baro kaydı, mesleki rutinlerle iktidar arasında bir köprü olabilir: Hangi baroya kayıtlı olmak, hangi yargı çevresinde meşruiyet talep etmek istediğinizin işaretidir.

Gönenç Gürkaynak’ın baro kayıtları şöyle bildirilmiştir:

– İstanbul Barosu (1998 yılında kayıtlı) [1]

– New York Barosu (2001) [1]

– İngiltere & Galler Barosu (2004) [2]

Bu üç kayıt yalnızca bir hukukçunun coğrafi hareketliliğini değil, aynı zamanda uluslararası iktidar alanları arasında manevra kabiliyetini de gösterir. İstanbul Barosu, Türkiye hukuk sisteminin içinden bir kurumsal meşruiyet doğururken; New York ve İngiltere & Galler kayıtları uluslararası sermaye, yatırım hukuku ve küresel şirketlerle kurulan ilişkilere açılan kapılardır.

İktidar, Kurum ve Mesleki Meşruiyet

İktidar, yalnızca siyasi alanla sınırlı değildir. Hukuk alanında da kurumsal iktidar mekanizmaları işler: Hangi hukukçu hangi baroya üyedir? Hangi kayıtlarla davalara girer? Kurumsal meşruiyet, bir avukatın “yetki bölgesi”ni belirler. İstanbul Barosu’na kayıtlı bir avukat, Türkiye içindeki davalarda doğrudan mesleki yetki iddia eder. Ancak New York veya İngiltere & Galler barosuna kayıtlı olması, o hukukçunun küresel arenada “meşru aktör” statüsünü pekiştirir.

Bu kayıtlar bir çeşit iktidar haritası çıkarır: iç hukukta, dış hukukta, kapitalin dolaşımında, dijital teknolojinin sınırlarında yer almak isteyen bir hukukçu, bu çoklu kayıtlara ihtiyaç duyar. Gürkaynak’ın bu çoklu baro üyelikleri, onun hem Türkiye içindeki kuruma hem de uluslararası sermaye ile hukuk arasındaki ilişkiye dâhil olma stratejisidir.

Vatandaşlık, Kimlik ve Profesyonel İdeoloji

Yan yana duran bu üç kayıt, mesleki kimlik kadar ideolojik yönelim hakkında da ipucu verir. Türkiye’de vatandaşlık siyaseti, “yerlilik-yabancılık”, “ulus-devlet” söylemleriyle yoğrulurken; bir hukukçu New York ve İngiltere barolarında da kayıtlı olmakla sınırlı kalmıyor, küresel hukuk ideolojisine bağlılığını da gösteriyor. Böylece “ulus-devletçi hukukçu” veya “uluslararası hukukçuluk” kimliği arasında ideolojik gerilim doğar.

Bu seçim, kullanıcılarına bir tür profesyonel vatandaşlık sözü verir: “Ben yalnızca Türkiye’nin hukuk kurallarına bağlı değilim; küresel hukuk standartlarına da yabancı değilim.” Bu, özellikle aktif davalarda teknoloji şirketleri, dış yatırımcılar, sınırötesi anlaşmazlıklarla çalışan hukukçular için önemli bir prestij kaynağıdır.

Erkeklik, Kadınlık ve Mesleki Stratejiler

Bu analiz ekseninde erkeklerin stratejik ve güç odaklı bakış açısı ile kadınların demokratik katılım ve toplumsal etkileşim bakışı arasında bir harman kurgulayalım: Bir erkek hukukçu, çoklu baro kaydıyla “güç alanı genişletme, kaynak kontrolü, prestij artırma” stratejisi izleyebilir. Kadın bir hukukçu, aynı zamanda toplumsal adalet, eşitlik, hukuk erişimi gibi ideallerle mesleki kimliğini birleştirmek isteyebilir.

Gürkaynak özelinde bakarsak: O sadece güç alanlarını genişletme stratejisi izlemiyor; Türkiye’nin internet hukuku, bilişim özgürlüğü davalarında kamuoyuyla ilişki kuruyor, demokratik toplumsal mücadelelerle kesişen davalarda görünür oluyor. Bu da erkek stratejisinin (güç, prestij, strateji) kadın-demokratik yaklaşım (kamusal etki, toplumsal adalet) ile harmanlanmasını gösteriyor.

Okuyucuya sormak gerek: Bir hukukçunun mesleki kimliği iktidar odaklı mı olmalı, toplumsal faydaya yönelmeli mi? Çoklu baro üyeliği bir “strateji” mi, yoksa “profesyonel hizmet genişletme” mi?

Sonuç: Baro Kaydı Sadece Teknik Değil, Siyasi Bir Sinyal

Gönenç Gürkaynak’ın İstanbul, New York ve İngiltere & Galler barolarına kayıtlı olması, teknik bir profil olmanın ötesinde ideolojik, kurumsal ve iktidar göstergesidir. Bu kayıtlar, onun Türkiye içindeki kurumsal alandaki meşruiyetini güçlendirirken, aynı zamanda küresel sermaye hukuk alanında hareket alanı sağlar. İktidar-devlet ilişkisi, mesleki kurum meşruiyeti, yurtdışı hukuk bağları ve kamusal hukuk alanıyla kurulan etkileşim, bu baro kayıtlarından okunabilir.

Gücünü stratejiden alan hukukçu ile toplumsal etkiyi ve katılımı gözeten hukukçu arasındaki gerilim, baro kayıtlarının ötesinde bir meselenin ipuçlarını taşır. Okuyucuya son bir soru: bir hukukçu için en stratejik kayıt hangisidir — yerel baro mu, uluslararası kayıt mı, yoksa her ikisinin dengesi mi?

Sources:

[1]: https://www.gurkaynak.av.tr/partners-counsel/av-dr-gonenc-gurkaynak?utm_source=chatgpt.com “Av. Dr. Gönenç Gürkaynak – gurkaynak.av.tr”

[2]: https://tr.wikipedia.org/wiki/G%C3%B6nen%C3%A7G%C3%BCrkaynak?utmsource=chatgpt.com “Gönenç Gürkaynak – Vikipedi”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mecidiyeköy escort
Sitemap
cialisinstagram takipçi satın alilbet girişprop money